Dostluk kavramı
Dostluk kavramı
Dostluk çok göreceli bir kavramdır bana göre. Çünkü; dostluklar adına nice paylaşımlar nice alınan soluklar ve kendinden verilen ödünleri gördüm hepsinde farklı farklı ama tek kalıpda bir yafta gördüm, TUZ GİBİDİR DOSTLUKLAR, AZ AMA TAD VERİR.
Seneleredir yanımızda kimileri vardır ki, biz onların hep dost olduğunu sanırız, taki onca zaman sonra gerçek yüzlerini görene kadar.
Birde bu dost denilen gereksiz şahısların; olası olaylarda durum değerlendirmesi yaptıklarında DOST ACI SÖYLER demiyorlarmı acaip sinir oluyorum, gerzek gerizekalı dost olsan acı söyleyeceğine acı olan durumu toparla bana müjde ver. Ayrıca bu tarz laflar, oh olsun sana demenin de başka bir dilidir.
İlginç olan bir durum var, etrafımızdaki kalabalığın hep gereksiz olduğunu biliriz ama yalnız kalma korkusuna hep de onlara gerek duyarız, illa cafelerede buluşucaz bişiler anlatıp paylaşıcaz vs... ama o insanların düşüncelerimize ne kadar zıt olduğu nasılda negatif enerji yaydığı, nazar etmesi ve daha bir çok olumsuzluklarını bi türlü fark edemeyiz, taki kırılma noktası yada dönüm noktası dediğimiz o anı yaşayana kadar, o zaman görürüz gerçek yüzlerini. Kimisi bi kaç yıllıdır hayatımızdadır, kimisi onlarca yıldır hayatımızdadır. Aslında üzülmemek lazım en azından zehirli, sarmaşıkdan kurtuluyorum diye sevinmek lazım.
Hayatın zorluklarında; hep konuşan vaktini alan ve senin üzülmene sebeb olan şahsın gerçektende sana dost olduğunu düşünebiliyorsan sadece kafasız aptalsın hepsi bu, sana ne anlatsam boş konuşmak olur. Yanında olmasada varlığını hissettirebiliyorsa, maddi desteğini esirgemiyorsa, neler yapabilirim mantığıyla yaklaşıyorsa işte o zaman ona dost derim.
Gelişen teknoloji değişen yaşam biçimi ve yeniden oluşan kültür olgusuna, uyum sağlamakda hiiiçde zorlanmıyoruz aslında, ama bu kavramların içinde yaşarken şunlar oluyor, gelenekçi zihniyetimizle teknolojik hayatı birbirine çarpıştırıyoruz, sonrada etrafımızdakilere bakıyoruz, sanal hayatda olduğumuz için hep gerçek dostları, gerçek sevgiliyi gerçek değerleri göremiyoruz.
Nerede aptal saptal insanlar var, başkalarının mutluluğundan rahatsız olan gerizekalı sürtükler ve karektersizler var gidip onlarla zaman harcayıp onlarla dost olunuyor, sonrada kendi iç dünyamızda sorgular ve hüzünler.
Kendimizle başbaşa kaldığımızda objektif yakklaştığımızda daha da iyi anlıyoruz o zaman dostların kim olduğunu....
Turgay Papakçı